@aciltıp.com Kerem Dost Bilmez’e video için teşekkür ediyor
Etrafta tatlı rüzgar vardı, yüze değen, onu seven. Ben de duramadım, yeni bakımı yapılmış arabam ile sokaklara attım kendimi. İnsanlar da, aynı kaynaktan alır gibi mutluluklarını, coşku içindeydiler, biraz daha zorlasan gülecekti sanki hepsi.
Ee, böyle mutlu olunur da yol kenarı hanlarından birine uğranmaz mı, kırdım direksiyonu, ilk gördüğüm bara oturdum. Güzel hava, iyi müzik derken bakışlarım bardaki televizyona takıldı, gözlerimi ovuşturup tekrar ekrana baktım. Evet, kesinlikle doğru görüyordum, EMD@TE’in reklamı yapılıyordu. Geçen hafta bilet aldığım, daha önce yapılmayanı yapacak olan EğlenceBilim kongresinin. Vay be dedim, adamlar bu kadar mı ileriye götürdüler işi diye düşünürken tekrar yola koyuldum.
Arabam hızlı, asfalt boştu. Yol yazılarını okumayı severim, hem de hiçbirini kaçırmadan, o da ne, yanlış görmüş olamam, deterjan, lastik veya emlak reklamı olması gereken yerde yine onların, yani EMD@TE’in reklamı vardı. Sevinmeye başlamıştım, doğru karar bak, güzel insanların kongresine katılcam dedim ama……..,bu kadarı fazlaydı işte.
Gökyüzünde altı tane dev zeplin vardı ve üstlerine yazılan harfleri yan yana koyduğunuzda karşınıza EMD@TE kelimesi çıkıyordu.
Saatler ve Hastalar
Acil Servis Saatleri 'Tıpkı ağaçtaki kuş sesi, sudaki aydınlık gibi' Ahmet Hamdi Tanpınar, SAATLERİ AYARLAMA ENSTİTÜSÜ Özet: Saatlere göre hasta...